AKLIMIN TAVAN ARASINDA
Kararsızdı zaman…
Her adımda biraz daha derine çekiyordu beni tutkularım
Daraltmıştı yolumu gölgesinde koştuğum duvarlar
Üstüme üstüme yıkılırcasına
Seni…
Seni arıyordum
Gölge gibiydin bir görünüp bir kaybolan
Bense…
Delicesine koşuyordum ardından
Köşelerde uzayan gölgen vardı sadece sen yoktun
kokun sinmişti soğuk duvarlara
Aklın almadığı bir hikayenin kahramanı
Hayalden gerçeğe dönüşmekte direniyordu belli ki
Sonunda ellerin avuçlarımın içindeydi
Ve işte parmak uçlarındaydı zaman
Dilin gözün diyemediğini anlatıyordu dokunuşlar
Yangınlar yangınlar vardı tende ve kalpte
Yasakların kaygan örgüsünden uzak
Olmazdı olamazdı bu sevda
Doğmuş ama yaşaması mümkün olmayan bir çocuk gibi
Ardından göz yaşı dökülesi…
Çağlar ötesinin mekanında tanıktı martılar ve deniz
Bir miladın yaşandığı kendi tarihini bizim için yazıyordu zaman
Muhteşem bir melodi çalarken korkak ürkek yasaklı
Müziğin notalarıyla birlikte
Bitiyordu güzel anlar noktalanıyordu benliğimde tüm baharlar
Hazana razı ruhum renklerini bırakıyordu gökyüzüne
Gözlerimiz hep uzak noktalara takılı sesiz ıssız ve yenik
Kuşlar geçerken üstümüzden sadece anlamsız birkaç kelimeydi dilimizden düşen
Unutulmaya mahkumdu bu sevda aklımın tavan arasında ki tozlu raflarda.
Fidan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder